Blog

Duygusal Yeme Nedir? Duygusal Yeme’nin Önüne Geçmek İçin Ne Yapmalı?

Duygusal Yeme Nedir? Duygusal Yeme’nin Önüne Geçmek İçin Ne Yapmalı?

Duygusal Yeme Nedir? Duygusal Yeme’nin Önüne Geçmek İçin Ne Yapmalı?

“Duygusal yeme” çoğumuzun “ sinirlendikçe yiyorum “ “canım sıkılınca yiyorum “ “kafama bir şey  takılınca yiyorum “ diye ifade ettiği bir yeme davranışı biçimdir. Duygusal yeme, açlık hissinden değil, kişilerin ani duygu değişiminden kaynaklanan bir yeme şeklidir. Eğer kişinin duygu değişikliği uzun sürerse, yeme davranışı da uzun süreceği için, kilo artışına hatta obeziteye neden olabilmektedir.

 

Bu durumun tam tersini yaşayan danışanlarımın da sayısı bir hayli fazla.  

Bu kişilerde de duygu değişikliğinde “iştah kapanması” “bir şey yememe, bir şey istememe” durumları mevcut. Uzun süre bir şey yemedikleri gibi, bunun da farkına varmıyorlar. Bu da sağlıksız zayıflamaya, vitamin ve mineral eksikliklerine neden oluyor. Bu durum, daha küçük yaşlarda, hatta çocuklarda daha sık görülüyor. Çocuklar tepkilerini daha çok yemek konusu üzerine şekillendiriyorlar.

 

Duygusal yeme genelde olumsuz duygular sonucu gelişir.

Genelde kişiler yalnızken, evde ve gizlice bu davranışı sergiler.  Özellikle benlik saygısının azaldığı, yetersizlik hissine kapılan kişilerde sık görülür. Bu kişiler çok fazla yemek yedikleri için bir süre sonra obezite sınırına gelirler ve kendilerini daha çok beğenmeyip, daha fazla yemeğe yönelirler. Tabi tam tersi duyguda yani mutluluklarda, sevinçlerde de daha fazla yiyen kişiler mevcut. Bu kişiler daha çok sosyal ortamlarda, arkadaş çevresinde daha çok yemeye yönelip tüm sosyal faaliyetlerini yemek üzerine planlarlar.

 

Bu konuyu yeni doğum yapmış, emziren annelerin de çok fazla yemesine bağlıyorum.

Çünkü; çoğu anne hormonlarının da etkisiyle çok hassas bir döneme giriyor ve çevresinde de çok büyük bir baskı oluyor. Kendini yetersiz hissediyor, sütünün yetmediğini düşünüyor ve sürekli yemek yiyor Hamileyken almadığı kiloları, emzirme döneminde almış oluyor. Maalesef burada da annenin fizyolojik açlığı değil, duygusal açlığı ön plana çıkıyor. Sonuçta, kilolarından mutsuz, kendi isteği yerine, çevresinin düşüncelerini yerine getiren bir anne oluyor.

 

Bir de neler yediğimize bakalım.

Duygu değişikliğinde yemeye başladığınızda neler yediğinizi bir hatırlamaya çalışın. Hatırladınız mı? Aslında birbirinden çok alakasız tatlar değil mi? Önce tatlı, sonra tuzlu, sonra ekşi ve çoğu zaman hepsi bir arada. Hatta, normalde tüketmediğiniz ne varsa yemiş olabilirsiniz. Turşu ve reçelli ekmeği bir arada yakıştıramıyorsunuz değil mi?  Ama maalesef bu duygu değişikliklerinde bunun gibi yakıştıramadığınız ve lezzetli gelmeyen yiyecekleri yiyorsunuz. Sonrasında da mide ağrıları, hazımsızlık problemleri başlıyor.

 

Ne Yapmalı?

  • Girdiğiniz duygusal durum, bir uzman yardımı gerektirebilir. Uzun süreli bir duygusal stres yaşıyorsanız mutlaka bir uzmana danışın ve içinde bulunduğunuz duygusal durumu aşmaya çalışın. Her zaman söylediğim gibi hiçbir yiyecek mucizevi değildir, sizi bir anda zayıflatmadığı gibi, içinde bulunduğunuz duygusal durumu da düzeltmez.
  • Yemeğin öğün zamanları hariç yenmemesi gerektiğini kendinize sürekli hatırlatın
  • Evde dururken sürekli mutfağa yöneliyorsanız, ev dışı aktivitelere yönelin.
  • Duygusal strese yemek yeme şeklinde cevap veriyorsanız evde paket gıdalar, yüksek kalorili yiyecekler bulundurmayın.
  • Gerekirse neler yediğinizi not alın. Çünkü duygusal streste genelde “neler yediğimizi unutma” ve bunu göz önünde bulundurmama durumu mevcuttur. Tekrar yemek için mutfağa gittiğinizde, daha önce ne yediğinizi ve ne zaman yediğinizi yazdığınız notu okursanız kendinizi frenleyebilirsiniz.

Yorum Yaz

Neler Söylediler?

Aysen hanımcım uzaktan da olsa öyle güzel bir iletişimimiz oldu ki, çok çok teşekkür ederim. İşini ucundan değil, yüreğinden tutarak yapan insanlardan birisiniz. Bu nedenle hem saygımı hem de sevgimi kazandınız. İyi ki denk geldik.

Nurhan A.
Nurhan A.

Şükürler olsun ya. Yine yeniden diyorum iyi ki siz. Allah razı olsun . Şu an yanımda olsanız sarılırdım size inanın. Sizi seviyorum çok… 2 ay bile değil Aysen hanım. 1.5 ay filan olmuş Allah tırnağınızı taşa değdirmesin. Yavrunuz ve ailenizde hep sağlıklı mutlu olun. .

Hayriye E.
Hayriye E.

Aysen hanım sayenizde olmayan elbisem kalmadı, hatta 10 yıl önce giydiğim kıyafetlerimi rahatlıkla giyebiliyorum.. Kilo verdikçe bel ağrılarım diz ağrılarım kayboldu, yıllarca bel fıtığım var dedim meğerse kiloyu taşıyamıyormuş bünye

Ülkü K.
Ülkü K.